Hayatınızı anaokulunda hatırlayın, nadirYetişkin, neşeli ve parlak anılar ile paylaşacak. Çoğunlukla, anaokulu tatsız yiyecekler, süt köpüğü ve iri nijilerle çocuksu bir kabus olarak kalacak.Günlük günü, anaokulunun bugün çok korkunç olup olmadığını ve ebeveynlerin ne korkması gerektiğini anlamaya yardımcı olacak.
Öncelikle öğretmen
Fotoğraf:Getty Images Bir çocuğun anaokulunda her açıdan başarılı olmasının anahtarı öğretmen figürüdür. Yetkin, duyarlı, sorumlu bir öğretmen, çocuğun anaokulunu seveceğinin, oraya zevkle gideceğinin, kurum duvarları içindeki hayatının heyecan verici ve ilginç olaylarla dolu olacağının ve en önemlisi tamamen güvende olacağının garantisidir. . Ancak böyle bir öğretmene ulaşmak büyük bir başarıdır. Pedagoji üniversitelerinin her yıl okul öncesi eğitim alanında genç uzmanları mezun etmesine rağmen, sadece birkaçı Tanrı'nın öğretmeni olur. Sonuçta bu meslekte sadece bilgi sahibi olmak yeterli değil, işinize ruhla yaklaşmak yani çocukları sevmek önemli. Bu nedenle çocuğunuz için anaokulu seçerken başkalarının yorumlarını mutlaka okuyun. veliler öğretim kadrosu hakkındaGörünüm: Getty Images Her bahçenin örneğin bir konuşma terapisti veya psikoloğu olmadığı unutulmamalıdır. Bir çocuğun belirli bir uzmana ihtiyacı varsa, hangi bahçede olduğunu önceden bilin. Fakat genel olarak, kadroların seviyesi, pedagojik eğitimi olmayan bir kişi öğretmen olarak çalışabiliyorsa, öncekinden daha yüksek olmuştur. 2015 yılında okul öncesi eğitim reformundan sonra, anaokulundaki çalışanların seçimi, anaokulları için Eğitim Bakanlığı'nın denetiminin yanı sıra daha da katılaştı. Bu nedenle, vasıfsız bir öğretmene ulaşmak neredeyse imkansız.
Hastalıktan hastalığa
Fotoğraf:Getty Images Anaokuluna başlamadan önce ebeveynlerin ana korkularından biri, çocukların birbirlerine bulaştırdığı çeşitli enfeksiyonlardır. Anaokulundaki hastalıkların istatistikleri amansız. Anaokulu çocukları evdeki çocuklara göre çok daha sık hastalanırlar. Ve son zamanlarda sıhhi ve epidemiyolojik denetimlerin anaokullarında sık sık misafir edildiği ve hijyene özel önem verildiği göz önüne alındığında bile çocuklar hastalanmaya devam ediyor. Ne yazık ki hiç kimse bundan muaf değil. Bu nedenle çocuğunuzu anaokuluna gönderirken en az iki kat daha sık hastalık izni almanız gerekeceği gerçeğine hazırlıklı olun.